Gökçek ŞifaSize Telefonunuz Kadar YakınızÜcretsiz Google Play'de
İNDİRX

Doğum Sonrası Cinsel Isteksizlik Nasıl Geçer?

Doğum ardından birçok kadında özellikle emziren kadınlarda cinsel gönülsüzlük yaşanabilir. Emzirme esnasında yüksek miktarlarda salgılanan prolaktin adlı süt hormonu, cinsel isteği azaltıcı bir etkiye sahiptir. Bu dönemde yüksek prolaktin etkisiyle yumurtalıklardan normalde salınan ve cinsellikte rol oynayan estrojen ve androjen hormonları baskılanır. bu nedenle kadınlarda cinselliğe karşı soğuma gözlemlenir. Özellikle emzirme döneminde sorun yaşamış; sütü gelemeyen veya sütü yardımsever olmayan yeni annelerin psikolojik olarak kendilerini depresif ve mutsuz hissettikleri görülmektedir. Bebeğini doyuramadığını düşünen bu anneler, sadece bebeklerinin kendilerinden süt emmelerine odaklanır. Böyle bir psikolojide olan annelere cinsellik konusunda zorlama uygulamamak ve onları zorlamamak gerekmektedir.

Doğum sonrası cinsel gönülsüzlük normaldir fakat sürecin uzaması risk yaratır
Kadınlarda doğum sonrası cinsel isteksizliğin yaşanması olağan olarak karşılanmakla birlikte, bu sürecin uzaması önemli sorunlara sebep olabilir. Yapılan araştırmalarda doğumdan daha sonra kadınların yüzde 20’lik kısmında birincil üç ay boyunca cinsel isteklerinde azalma, yüzde 21’lik kısmında ise ayrıntılarıyla gönülsüzlük durumu yaşadıkları gözlemlenmiştir.

Doğum yapan kadınların yüzde 90’ında cinselliğe ilişkin bir üzüntü laf konusudur. Cinselliğe tekrar ne süre başlanabileceği bu sorunlardan biridir. Cinselliğe doğumu izleyen 6. haftadan sonra başlanabilir. Birincil başlarda vajende eskiye oranla bir kuruluk görülebilir. Bunun nedeni azalmış estrojen hormonudur. İlişkiyi kolaylaştırmak için kayganlaştırıcı jeller kullanılabilir. Yine doğum sonrası ortaya çıkan problemlerden biri de, erkeğin kadından daha artı cinsel istek içinde olmasıdır. Bu aşamada erkeklerin eşlerinin hormonal değişimleri hakkında veri sahibi olarak anlayışlı olması gerekmektedir. Kadının kendi vücudundan memnuniyetsizliği de cinselliği negatif etkileyen manâlı bir faktördür. Hamilelik sırasında alınan artı kilolar kadının psikolojisini olumsuz etkiler. Böyle bir durumda doğumu izleyen 6. haftadan sonra önemli bir alıştırma programı ve emzirmeyi takiben uygulanacak profesyonel diyetler yarar sağlayabilir.

Tüm zamanını bebeğine ayıran anneler, cinselliğe aleyhinde ilgilerini kaybeder
Kadınlardaki cinsel gönülsüzlük birkaç etken göre tetiklenir. Zamanın çoğunu yeni doğan bebeği ile ilgilenerek geçiren yeni annelerin, bebeğin ihtiyaçları dıştan diğer şeylere karşısında ilgileri oldukça azalır. Tüm enerjilerini bebekleri için harcadıklarından, uyma sürecinde ayrıca bedensel keza de zihinsel olarak yorulmanın görülmesi normaldir. Bebeklerinden geri kalan eksik zamanlarını da dinlenmek için harcamayı tercih ederler. Bu dinlenmelerde cinselliğe karşı ilginin azalmasına yol açar.

Lohusa döneminde cinsel birliktelik endişesi artabilir
Doğumdan sonraki birincil 40 gün boyunca lohusa adı bahşedilen bir iyileşme dönemi geçirilir. Bu dönemde bazı hormonal dengesizlikler yaşanır. Keza bu dönemde cinsel ilişkinin fiziksel olarak acı verebileceğini düşünülür. Kadınlar lohusa dönemlerinde maddesel, zihinsel ve duygusal olarak toparlanmaya çalışır. Bilhassa lohusalık döneminde, yeni annelere bebek bakımında ve bebekli hayata uygunluk konusunda destek olunması gerekir. Bu zaman içinde eşlerin sabırlı olmaları ve birbirlerini desteklemeleri oldukça önemlidir.

Eşlerin ve aile büyüklerinin desteği önemli
Doğum sonrası dönemde eşlerin ve aile büyüklerinin anlayışlı olmaları, yeni annelerin annelikleri ile ilgili negatif eleştirilerde bulunmamaları gerekir. Hem ev içinde gereğinden pozitif kalabalık oluşturmamaları, yeni oluşan aileler için zaman tanımaları, bebek ile anne arasındaki ilişkiye çok müdahale etmemeleri gerekir. Bilhassa erkeklerin bu dönem içindeki eşlerinin konuşma ve davranışlarını iyi gözlemlemeleri, doğum öncesi hayatları ağır ağır yeni hayatlarına adapte etmeye çalışmaları, bebeğin bakımında aktif olmaları gerekir. Eşi göre desteklendiğini düşünen yeni anneler, eş ile olan ilişkilerinde zamanla eski haline dönüş sağlar. Olumsuz davranışların ve duyguların süresi ve şiddeti arttığında profesyonel destek alınması gerekmektedir.